Kalorisi düşük, polifenoller, vitamin ve minerallerden zengin içeriği sayesinde sağlık açısından birçok faydası olan şalgam, Türk mutfak kültürümüzün sağlıklı fermente içeceğidir.
Adana, Osmaniye, Hatay, Mersin, Kahramanmaraş ve çevresinde yaygın tüketilen şalgam suyu, 1997’de endüstriyel üretime geçmesiyle birlikte artık tüm Türkiye tarafından tanınıyor ve seviliyor.Bu sağlıklı içeceğin özellikle kebap yanında içildiğinde etin hazmını kolaylaştırdığı ve sindirime yardımcı olduğu da biliyoruz. Rafine şeker içermeyen, glütensiz ve probiyotik etkili olan şalgam suyu iyi yaşamı destekleyen müthiş lezzetli bir fermente antioksidan kaynağıdır. Ancak size tavsiyem sadece kebap veya etle değil aslında her gün sağlıklı beslenme planımıza 1 su bardağı şalgam suyunu eklemenin sayısız şifası bulunur. Şalgam suyunu ayrana katabilir, salatalara sos şeklinde zeytinyağı ile karıştırarak ekleyebilir, ana öğünlerde sebze, kuru baklagillerin yanında içebilirsiniz.
ADANA'NIN VAZGEÇİLMEZ İÇECEĞİ ŞALGAM
Şalgam suyu geleneksel olarak ülkemizde özellikle Adana, Mersin ve Osmaniye başta olmak üzere birçok ilimizde yaygın olarak tüketilmektedir. Anavatanı Adana olarak bilinen şalgamın patenti ise Tarsus'tadır. Tüm Türkiye'ye şalgamı sevdiren, hatta dünyanın dört bir yanındaki 30 ülkeye de bu sağlıklı içeceği tanıtan Doğanay da yeni sezonun hasadına başladı. Doğanay'ın "Şalgamın Yolculuğu"nu anlattığı davetiyle bu emek dolu hasat sürecine tanıklık etme fırsatım oldu. Bölgesel olarak bazı farklılıklar olsa da şalgam suyu, kırmızı renkli, ekşi, isteğe göre acı ve lezzetli bir içecek olup laktik asit fermantasyonu ile elde ediliyor. Üretiminde mor havuç, bulgur, kaya tuzu ve su kullanılıyor. Acılı ve acısız iki farklı türü olan şalgam suyuna sarımsak ile lezzet zenginleştirilmesi yapılabiliyor. Şalgam suyu fermente edildiğinde önce açık mor rengi oluyor ve bir iki gün bekletildikten sonra ise göze hoş gelen mor havucun enfes rengini alıyor.
ANTİOKSİDAN ZENGİNİ MOR HAVUÇ
Şalgam suyunun içeriğine baktığımızda mor havucun şalgam suyu üretiminde kullanılan temel hammadde olduğunu görülüyor. Mor havucun yetiştirilmesi için ülkemizde iklim ve toprak yapısı en uygun olan yer Konya Ereğli. Ekim ayında başlayan hasadın ardından bu ürünün şalgama dönüşme yolculuğu hızlanıyor. Bunda özellikle bulgur, kaya tuzu ve su ile buluşarak 35 gün süren fermantasyonun ardından şalgama dönüşen mor havuçlar baş rolü üstleniyor. Şalgamın kendine has renginin kaynağı da işte bu bitki. Mor havucun şalgam suyuna kırmızı rengi veren antosiyaninlerce zengin olmasıdır. Bu da şalgam suyunun renginin doğal olduğunu ve renklendirici içermediğini bize gösteriyor.
SİNDİRİM SORUNUNU ÇÖZÜYOR
Şalgam suyunun mayalanması sırasında oluşan laktik asit bakterileri hazımsızlık ve sindirimin kolaylaşmasıyla doğrudan ilişkilidir. Laktik asit bakterileri bağırsaktaki pH'ı düzenler ve birçok mineralin kolondan emilimini destekler, yani biyoyararlılığını artırır ve ritmik hareketin sürekliliği ile sindirimin boşalmasını hızlandırır. Kırmızı etin sindirimi zor olduğu için yanında şalgam tüketmek hem sindirimi kolaylaştıracaktır hem de hazımsızlığın önüne geçecektir. Lezzet olarak da kırmızı etin yanına çok yakışan şalgam suyu sindirme olan faydasından da dolayı doğru bir tercih olacaktır. Ayrıca etler yüksek ısıda ve kömürde pişerken HA ve PAH dediğimiz kanser yapıcı bileşiklerin oluşmasına neden olur. Yüksek antioksidan kapasitesine sahip olan şalgam suyu ette oluşan sağlıksız bileşiklerin detoksifikasyonunda etkilidir.
TÜKETİRKEN DİKKAT!
Şalgam suyunu saklarken güneş ve ışıktan korumak önemli. Ve kapağını açtıktan sonra kısa süre içerisinde tüketilmesinde besin değeri ve probiyotik etkinin korunması adına muhakkak dikkat edilmeli.
KAYNAK: SABAH GAZETESİ